Nitelikli
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Gitme ne olur...
Özür dilemeyi bilmek, belki de sadece “özür dilerim”
diyebilmek ; aynı hatanın defalarca
yapılabileceği anlamına gelmez. Siz size bir kere de olsa umut dolu, mutlu bir
anı veren insana tutunmaya çalışırken; o insanın size bunun on katı kadar kötü
anılar bırakmasına izin vermemelisiniz. Biz aşırı verici insanlar nedense
kendimizce dikdörtgenden üçgen yaratmaya çalışırken, karşı tarafa hep bir
bahane yaratarak onu temize çıkarmaya çalışırız. Bir daha bunun tekrarlanmayacak
olmasına inanmak isteriz. Aslında yaptığımız içimizi ferahlatmaya çalışmak,
belki de kendi kendimizi kandırmaktır oysa ki...
Neden ısrarla bunu yapıyoruz derseniz; inanın bilmiyorum.
Keşke bilebilsem de ben de bunu yapmayı bıraksam. Sadece bir kere bile
yaşadığınız mutlu an’a o kadar nasıl bağlanabilip, ondan sonra yaşanan tüm
sorunlu zamanları bir kenara bırakarak hep karşı tarafıda kendi kendine temize
çıkarmaya çalışmak ciddi anlamda kendimize yaptığımız en büyük kötülük. Bazı
kapıların kapanmasını istemiyoruz değil mi? Seviyoruz çünkü, ona inanıyoruz en
azından, öyle hissediyoruz ve bunu bırakmak istemiyoruz. Onca emeği, zamanı,
sevgiyi, çabayı bırakmak istemiyoruz ama oysa ki bazı kapanan kapılar çok
üzsede bizi sonradan anlıyoruz ki ; o kapı
bize hiç açılmamış. Biz sadece o an denk gelmişiz.
Tek anıya tutunmayalım, buna razı olmayalım olur mu? Biz
sadece buna razı olarak bu insanların hayatımınzda yer kaplamasına izin
veriyoruz. Halbuki biz onlarda yokuz. Beğenilmeye, istenmeye, benimsenmeye o
kadar taktık ki kafamızı, gerçekten sevilmek nasıl olur artık emin olamıyoruz,
belki de bilemiyoruz...
Yapmayalım bunu...
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Popüler Yayınlar
Gözyaşlarının değerini anlamak lazımdı...
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder